Yerel yönetimler, kentlerin ekonomik, sosyal ve fiziksel gelişiminde merkezi bir rol oynamaktadır. Belediyelerin etkin yönetimi, şehirlerin altyapı, ulaşım, çevre ve sosyal hizmetler gibi temel alanlarda sürdürülebilir gelişimini sağlamada belirleyici bir faktördür. Türkiye’de farklı siyasal partiler tarafından yönetilen belediyeler, kendi ideolojik ve yönetimsel yaklaşımlarına bağlı olarak farklı sonuçlar üretmektedir.
Bu bağlamda, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetimindeki belediyelerin hizmet anlayışı ve uygulamaları, kamuoyunda tartışmalara neden olmaktadır. CHP’li belediyelerin yönettiği bazı şehirlerde altyapı eksiklikleri, kaynak yönetiminde etkinlik sorunu ve hizmetlerin verimliliği gibi konular gündeme gelmektedir. Bu çalışma, CHP’li belediyelerin yönetim anlayışını Adıyaman örneği üzerinden ele alarak, belediyecilik hizmetlerinde yaşanan temel sorunları incelemeyi amaçlamaktadır.
1. CHP’li Belediyelerin Yönetim Anlayışı ve Karşılaşılan Sorunlar
CHP’li belediyeler, genellikle sosyal belediyecilik ilkelerini benimseyerek halk odaklı bir yönetim anlayışını öne çıkarmaktadır. Ancak bu yaklaşımın pratikte uygulamaya konulmasında çeşitli sorunlarla karşılaşıldığı gözlemlenmektedir. Bunlar arasında kaynak yönetimindeki eksiklikler, altyapı projelerinin zamanında tamamlanamaması ve siyasi önceliklerin yerel kalkınma projelerinin önüne geçmesi gibi faktörler öne çıkmaktadır. Bu bağlamda, CHP’li belediyelerin yönetim anlayışına ilişkin başlıca eleştiriler şunlardır:
Kaynak Yönetimi ve Bütçe Planlaması: Kamu bütçesinin verimli kullanılmaması, belediyelerin temel hizmetleri sunma kapasitesini sınırlamaktadır. Gereksiz harcamalar ve finansal planlamadaki eksiklikler, altyapı projelerinin aksamasına ve sosyal hizmetlerin yetersiz kalmasına neden olmaktadır.
Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Eksiklikleri: CHP’li belediyelerin yönettiği bazı şehirlerde yol, su, kanalizasyon ve trafik düzenlemeleri gibi temel altyapı hizmetlerinde eksiklikler göze çarpmaktadır. Bu durum, kentlerin sağlıklı bir şekilde gelişmesini engellemektedir.
Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik Sorunları: Belediye yönetimlerinde yeterli denetim mekanizmalarının sağlanamaması, kamu kaynaklarının etkin ve adil kullanımına dair soru işaretleri doğurmaktadır. Şeffaflık ilkesine yeterince bağlı kalınmaması, belediyelerin toplumsal güvenilirliğini azaltmaktadır.
Siyasi Önceliklerin Öne Çıkması: Belediyelerin asli görevlerinden ziyade ideolojik yaklaşımlara dayalı projelere yönelmesi, halkın temel hizmetlere erişimini kısıtlamaktadır. Yerel kalkınma projelerine odaklanılması gerekirken, kaynakların siyasi etkinliklere veya sembolik projelere yönlendirilmesi eleştirilere neden olmaktadır.
2. Adıyaman’da Belediye Hizmetleri ve Karşılaşılan Sorunlar
Adıyaman, tarihi ve kültürel mirası ile Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin önemli şehirlerinden biri olup, kentleşme süreçlerinde çeşitli zorluklarla karşılaşmaktadır. Kentin altyapısal eksiklikleri, trafik düzenlemelerindeki yetersizlikler ve sosyal hizmetlerin etkin olarak sunulamaması gibi sorunlar, belediyecilik hizmetlerinin yeterliliğini tartışmalı hale getirmektedir.
2.1. Deprem Sonrası Kentsel Dönüşüm Süreci ve Altyapı Sorunları
2023 yılında meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler, Adıyaman’da büyük bir yıkıma yol açmış ve kentin yeniden yapılanmasını zorunlu hale getirmiştir. Ancak, belediyenin deprem sonrası süreçte yeterince hızlı ve etkin hareket edemediği gözlemlenmiştir. Kentsel dönüşüm projelerinin gecikmesi, yeni konutların inşasında yaşanan aksaklıklar ve halkın barınma sorunlarının çözülememesi, belediyecilik hizmetlerinin başarısını sorgulamaya açmaktadır. Ayrıca, yol ve trafik düzenlemelerinde yaşanan eksiklikler, şehir içi ulaşımı olumsuz etkilemektedir.
2.2. Kaynak Yönetimi ve Belediyenin Finansal Sorunları
Adıyaman Belediyesi’nin bütçe yönetimi konusundaki yetersizlikleri, kentin temel hizmetlerini aksatmaktadır. Kamu kaynaklarının verimli kullanılamaması, belediyenin altyapı projelerini tamamlamasını zorlaştırmaktadır.
Gereksiz Harcamalar ve Öncelik Sorunu: Belediyenin sosyal etkinlikler veya siyasi öncelikler doğrultusunda harcamalar yaptığına dair eleştiriler bulunmaktadır. Bu durum, altyapı ve kentsel dönüşüm projelerine yeterli kaynak ayrılamamasına neden olmaktadır.
Projelerde Plansızlık ve Gecikmeler: Belediye tarafından başlatılan projelerin tamamlanamaması veya planlama hataları nedeniyle gecikmesi, kamu hizmetlerinde aksaklıklar yaratmaktadır.
2.3. Çevre ve Temizlik Hizmetlerinde Eksiklikler
Temizlik hizmetleri ve çevre düzenlemeleri, modern belediyecilik anlayışının temel bileşenlerindendir. Ancak, Adıyaman’da çöp toplama hizmetlerinin düzensiz yürütülmesi, atık yönetimindeki eksiklikler ve park-bahçe bakım hizmetlerinin yetersiz olması, kent yaşam kalitesini olumsuz etkilemektedir.
Atık Yönetimi ve Çevre Temizliği: Şehirde çöp konteynerlerinin düzenli olarak boşaltılmaması ve atık yönetimi konusunda yeterli politikaların uygulanamaması, çevresel sorunlara yol açmaktadır.
Yeşil Alanların Korunması ve Geliştirilmesi: Kent içindeki yeşil alanların korunması ve artırılması konusunda belediyenin yeterli projeler üretmediği gözlemlenmektedir.
3. Alternatif Belediyecilik Modelleri ve Çözüm Önerileri
Adıyaman’daki belediyecilik hizmetlerinin etkinliğinin artırılması için alternatif yönetim modellerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kapsamda, aşağıdaki öneriler dikkate alınmalıdır:
Şeffaf ve Katılımcı Yönetim: Belediye bütçelerinin açık bir şekilde paylaşılması, halkın yönetim süreçlerine aktif katılımının sağlanması gerekmektedir.
Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Çalışmalarının Hızlandırılması: Özellikle deprem sonrası yeniden yapılanma süreçlerinde daha etkin ve planlı bir yaklaşım benimsenmelidir.
Akıllı Ulaşım Sistemleri ve Toplu Taşıma Politikaları: Şehir içi ulaşımın daha verimli hale getirilmesi için akıllı ulaşım projeleri hayata geçirilmelidir.
Hizmetlerin Halkın İhtiyaçlarına Yönelik Planlanması: Belediye kaynaklarının ideolojik ve gereksiz harcamalara yönlendirilmesi yerine, doğrudan halkın yaşam kalitesini artıracak projelere ayrılması sağlanmalıdır.
Sonuç
Adıyaman’da CHP’li belediyecilik anlayışının pratikte karşılaştığı sorunlar, altyapı eksiklikleri, kaynak yönetimindeki verimsizlikler ve halkın temel beklentilerini karşılamada yaşanan zorluklar çerçevesinde değerlendirilebilir. Şeffaf yönetim, etkin kaynak kullanımı ve halkın ihtiyaçlarını önceleyen projelerle, yerel yönetimlerin daha başarılı sonuçlar üretmesi mümkün olabilir.
NOT: Bu yazı kısıtlı olanaklar doğrultusunda 37 kişi ile görüşülerek ele alınan tarafsız bir yazıdır. Görüşme yapılan mahalleler: Karapınar Mahallesi, Yeni Sanayi Mahallesi, İmamağa Mahallesi, Mehmet Akif Mahallesi, Yunus Emre Mahallesi, Varlık Mahallesi, Esentepe Mahallesi, Ulucami Mahallesi.
Öncelikle, 2024 yılının Nisan ayında göreve gelen CHP’li belediye yönetiminin, henüz birkaç ay içinde altyapı eksiklikleri, deprem sonrası süreçteki aksaklıklar ve kaynak yönetimi konularında eleştirilmesi, objektif bir değerlendirme yapmaktan uzaktır.
Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremler, Adıyaman’da büyük yıkıma neden olmuş ve kentin yeniden yapılanmasını zorunlu hale getirmiştir. Bu bir gerçektir ve bu gerçekliğe kimsenin itirazı yoktur. Ancak, deprem sonrası sürecin yönetimi büyük ölçüde merkezi hükümetin ve önceki yerel yönetimin sorumluluğundadır. Kent, 2004 yılından 2024 yılına kadar (koskoca 20 yıl) AKP’li belediyelerce yönetilmiştir. Deprem felaketinin yaşanmasından sonra AKP yönetimi 14 ay boyunca yönetimini sürdürmüştür. Bu bağlamda, altyapı eksikliklerini, deprem sonrası kentsel dönüşüm sürecindeki gecikmeleri veya trafik düzenlemelerindeki yetersizlikleri dile getirilirken eski yönetimin adının geçmesi gerekmez mi? Tüm sorunlar sanki yeni yönetim döneminde oluşmuş gibi bir tutumla bir değerlendirme yapmak gerçeklikten oldukça uzaktır. Unutulmamalıdır ki yeni yönetim yalnızca 10 aydır görevdedir. Akademik bir perspektifle ele alındığında, esas sorgulanması gereken husus, önceki yerel yönetimlerin deprem öncesinde ve sonrasında neden gerekli önlemleri almadığı ve afet yönetimi süreçlerinde nasıl bir politika izlediğidir. Bilimsel yöntemlerle yapılacak bu tür analizler, mevcut yönetime geçmiş hatalardan ders çıkarma ve daha etkin politikalar üretme imkânı sunacaktır.
Bir diğer eleştirilmesi gereken nokta ise kaynak yönetimine ilişkindir. Belediyelerin hizmet sunma kapasiteleri büyük ölçüde devraldıkları mali durum ile doğrudan ilişkilidir. CHP’li belediyeler Türkiye genelinde, genellikle borçlu ve mali sıkıntılarla boğuşan belediye bütçeleri devralmıştır. Adıyaman özelinde de CHP yönetiminin devraldığı bütçenin durumu net bir şekilde incelenmeden, “kaynak yönetimi sorunu” şeklinde bir eleştiride bulunmak, gerçeklerden kopuk bir söylemdir. Eğer mevcut yönetim, geçmiş dönemde yapılan plansız harcamaların veya borç yükünün sonuçlarını yaşıyorsa, bu durumun sorumluluğunu yeni yönetime yüklemek hakkaniyetli değildir. Belediyenin borç durumuna ilişkin yapılan resmi açıklamaya aşağıdaki linkten erişmek mümkündür. Yapılan açıklamada eski dönemden devralınan borcun ve yeni yönetimin yaptığı ödemelerin büyüklüğü bellidir.
Ayrıca, “gereksiz harcamalar ve öncelik sorunları” iddiası somut verilerle desteklenmeden ortaya atılmıştır. Belediye yönetiminin harcamalarını hangi kalemlere yönlendirdiği, kaynakları nasıl kullandığı konusunda şeffaf bir inceleme yapılmadan, varsayımlara dayalı suçlamalar yöneltmek, kamuoyunu yanlış yönlendirmektedir. Adıyaman’da CHP yönetiminin 10 ay gibi kısa bir geçmişi varken, tek bir somut kanıt olmadan yapılan eleştiriler, siyasi ön yargılar içerdiğini göstermektedir ve bu yaklaşım, belediyecilik hizmetlerini değerlendirmede doğru bir yaklaşım değildir.
Adıyaman’da belediye hizmetlerinde aksaklıklar yaşanıyorsa, öncelikle bu sorunların hangi dönemde ve nasıl oluştuğunu anlamaya odaklanılmalıdır. Mevcut yönetimi eleştirmek elbette demokratik bir haktır; ancak bu eleştirilerin adil, objektif ve somut verilere dayalı olması gerekmektedir.
https://www.adiyaman.bel.tr/Adyaman-Belediye-Baskanmz-Tutdere-Beledi#:~:text=%C5%9Eu%20an%20Ad%C4%B1yaman%20Belediyesi'nin,d%C3%B6nemlerden%20devredilmi%C5%9F%20bor%C3%A7lard%C4%B1r.%E2%80%9D%20dedi.